Eğlence
Yalnızlığın Kıymetini Bilenlere, Kendinle Yaşamanın Dayanılmaz Hafifliği!
“İnsan sadece yalnız olabildiği sürece, bütünüyle kendisi olur: demek ki, yalnızlığı sevmeyen özgürlüğü de sevmez; çünkü insan ancak yalnız olduğunda özgürdür.” – Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar, Arthur Schopenhauer
Yalnızlığından şikayet eden, kurtulmak isteyen yada istemsiz olarak kabul etmiş kişilerin aksine galerimizde yalnız yaşamanın ve hayatı tek başına göğüslemenin güzel yanlarını derledik. İşte aslında o kadar da korkutucu olmayan yalnızlığın kişiye kattıkları!
İşleri sizin yerinize halledecek biri olmayınca elinden her iş gelen biri olursunuz.
Çocukluğunu ailesiyle geçiren biriyseniz bu yalnız yaşama hali biraz korkutucu gelebilir. Sorunları sizin yerinize halledebilecek bir ebeveyn yokluğu sıkıntılı gözükebilir. Ancak bu serüven size birçok şey katacak. En önemlisi de bir süre sonra elinizden her iş gelecek. Acil bir durumda ne yapmanız gerektiğini, sorunla karşılaştığınızda nasıl halletmeniz gerektiğini ve daha birçok noktada ne yapmanız gerektiğini öğreneceğiniz bu macerada kendinize olan saygınız da artacak.
İş ve sosyal hayatta yaşanılan sorunlar, evden içeri girdiğiniz an biter.
Özellikle gün içinde maruz kaldığınız bütün iletişim süreci ve kalabalık sesler eve girdiğiniz an biter ve kafanızı dinleyebileceğiniz limanınız olur. Tek başına yaşıyorsanız eğer uzlaşmak zorunda olduğunuz bir ev arkadaşlığı her zaman yorucudur. Dışarıda aksi olabilse de evde sizin sözünüz geçer.
Sosyal aktiviteler ve aileyle geçirilen zaman daha anlamlıdır.
Sürekli zorunlu bir iletişimin içinde olmak kişinin bir süre sonra gönülsüz iletişimler kurmasına neden olabiliyor. Kişinin kendiyle yaşaması ve istediği zaman yalnız kalabilmesi arkadaş ilişkilerinde geçirilen zamanı daha anlamlı kılar. Ailenin yanında sürekli olarak yaşamak yerine yalnız yaşayan insanlar ailesiyle geçirdiği zamanın kıymetini her zaman daha iyi bilir.
Kişi kendi istediğini yapar.
Yalnız yaşayan insanların evde veya seyahatlerde sadece kendi rotasını izler. Başka kararların etkisinde kalmadan yaşayan kişilerin hayattan daha çok tat alırlar.
Eğlenmek için bir başkasına ihtiyaç duymazlar.
Sıkılmaktan veya kendiyle baş başa kalmaktan korktuğu için istemediği bir kalabalığın içinde olmaktan sıyrılan yalnız yaşayanlar kendi başlarına vakit geçirmeyi bilirler. Kendi başlarına da eğlenebilen ve vaktini güzel değerlendirebilen insanlar arkadaşlıklarını gerçekten sevdikleri insanlarla kurarlar.