Japonların Çaya Verdiği Önemi Gösteren Evler: Hoshoan

Birçok millet tarafından farklı dönemlerde keşfedilen ve keşfedildikten sonra o millete özgü bir tarzda demlenen çay, yıllar içinde değişime uğrayıp günümüze kadar geldi. Çayın ilk olarak nerede çıktığına dair kesin bir bilgi bulunmazken, bu belirsizlik durumu, her kültürün çayı kendine mal etmesine neden olmuş. Ancak çayın ilk tüketildiği ülkeler sırasıyla Çin, Hindistan ve Japonya gösteriliyor. Çayın yaygınlaşmasının ise 16. Yüzyıldan itibaren Avrupa ülkelerine gelmesiyle olduğu kabul ediliyor. Çayın bu dönemlerde para yerini tutarcasına önemli olması ve hastalıkları iyileştirmede bir ilaç gibi görülmesi çaya önemli boyutta değerler kazandırmış.

Ülkemize Geç Gelen Çay Hızlıca Kültüre Kazandırıldı

Ülkemizin çayla tanışmasıysa 1947 yılına dayanıyor. İlk çay fabrikasının Rize’de açılmasıyla çayı büyük oranda benimsemenin ilk adımlarını atan ülkemiz, çayla geç tanışmasına rağmen hızlı bir şekilde bunu bir kültür haline getirmiş ve benimsemiş. Sonrasında üretimi ve tüketimiyle büyüyen çay sektörü, milyonlarca insanın iş kapısı oldu.

Çayın Japonya’da Çok Özel Bir Yeri Var

Japonlar, dünyada var olan çay demleme ve içme sanatını biraz öteye taşıyarak felsefeleriyle birleştirmiş durumda. Öyle ki Japon çay seremonisi, Japon kültürünü yansıtan en önemli örneklerden biri olarak görülür. Sıradan bir çay içme ve bu çayı ikram etme olayına büyük bir estetik katarak bunu başlı başına bir meditasyon alanı haline getirmişler diyebiliriz. Japonlar, bilindik Japon evlerinin yanında çay seremonileri yapmak için özel tasarlanmış bir ev daha yaparlar. Hoshoan adındaki bu evler, oldukça küçük bir şekilde tasarlanır. Erkeklerin silahla, kadınlarınsa ziynet eşyalarıyla giremediği bu evlerin girişi ise normal kapılara göre daha alçak tutulur. Girişlerin normal kapılara göre alçakta tutulmasıyla giren kişinin eğilmesi ve egosunu kapıda bırakması beklenir. Erkeklerin silahını bırakması, kadınların da değerli eşyalarıyla girememesi, kişileri dünyanın gücü ve değerli görünen eşyalarından arındırarak tamamen manevi bir ortam sağlamak içindir. Oldukça sade yapıya sahip bu evler zaten kişilerin tamamen rahat hissetmesi için az eşya ile, birbirine uyumlu renklerle oluşturulur. Bu evlerdeki çay seremonilerinde sadece tek bir çay sunumu da yoktur. Çay seremonisine katılan kişiler, mevsimlere göre farklı kaseler ve araçlar kullanır. Bu seremonide kullanılan araçlar ise kama (çaydanlık), chasen (çayı karıştırmak için kullanılan bambu fırça), chawan (çayın sunulduğu kase) ve peçete olarak kullanılan chakin. Japonların bu evlerde yapılan çay törenleri, kendilerine göre insanlığın en zarif halini ve ruhunun arınmışlığını gösterir.