Asla Gerçekleşmeyeceği Bile Bile Verilen Vaatler

Kimse kimseye gül bahçesi vadetmedi ama gün içerisinde farkında olmasak da gerçekleşmeyecek birçok vaatte bulunuyoruz. Başlığı okuduğunuzda bu vaatlerin kendinize yakın olmadığını düşünebilirsiniz ancak içeriği okuyunca hak vereceksiniz ki hepimiz bu cümleleri kullanıyor ancak yerine getirmiyoruz. İstisnalar dâhil değil.

En Bilineni Ama Asla Yapılmayanı: Biz Sizi Ararız

İş görüşmelerinin o müthiş sonu… Tüm İ.K’ların böyle bir dersi var dersiniz? Yalnızca iş görüşmeleri mi? Her an her yerde duyabilirsiniz bu cümleyi. Beklediğiniz kargo, ürün, kurum, kuruluş. Hepsi sizi elbet bir gün arayacak, bu böyle yarım kalmayacak (!)

Ayrılıkların Klasikleşmiş Tesellisi: Olsun Ya Dışarda Görüşürüz

İş yerinde, okulda, kursta, mahallede araya ayrılıkların mesafelerin girdiğinde kullandığımız cümle. Çoğu zaman vedalaşmak için sarılırken “Görüşelim dışarıda mutlaka ya!” deriz ama hiçbir zaman görüşülmez. Ya da 1-2 görüşmede kalır.

Hep Aynı İstek: Tamam, O Kitabı Okuyunca Sana Veririm

Okuduğunuz kitap çok beğenilince nedense çevrenizdeki herkes bir anda kitapkurdu kesilir ve kitabınıza onlar da talip olur. “Aaa kitabı bitirince bana versene, ben de okuyayım.” “Hıhı tabii, veririm.” dersiniz ama… Asla vermezsiniz.

Ayaküstü Karşılaşmaların Vazgeçilmez Cümlesi: Oturmaya Gelin Bir Gün Ya

Yolda karşılaşınca ayaküstü şöyle bir iki lafın belini kırınca kurduğunuz cümle. “Oturmaya gelin bir gün ya!” “Geliriz, geliriz siz de gelin.” (KİMSE KİMSEYE GİTMEDİ! )

Tam da Telefonu Kapatırken O Vaat: Bir Gün Buluşup Kahve İçeriz

Telefonda uzun uzun yaptığınız konuşma ardından kurduğumuz o cümle. Bir gün buluşup kahve içmeyi plansanız da yine hüsran…