90’lı Yıllarda Yanımızdan Ayırmadıklarımız!

Her yıl, kendi modasını oluşturur ama 90’lardan aldığımız tadı bir daha hiç alamayacak gibiyiz. Sadece o döneme özgü o kadar çok aksesuar ve eşya vardı ki; 90’lar bir yıl olmaktan çıktı, bir kültür oldu. İşte 90’ları 90’lar yapan o parçalar!

İlk evcil hayvanımız SANAL BEBEKLER!

90’lı yılların her şeyi kendine özgüydü. Ama en çok da eğlence anlayışı bir başkaydı! Evinde evcil hayvan istemeyen ebeveynlerin çocukları için yapabileceği en güzel kıyak sanal bebeklerdi. Beslemek için gece yarısı kalmak, 3-4 piksel bir görüntüyle bağ kurmak, unutup öldüğünde yaşadığımız gerçek üzüntü… Hepsi bir neslin ortak yaşadığı şeylerdi.

Tasma kolyeler

İlk zamanlar uzaktan bakıldığında kolye mi yoksa boyuna çizilmiş bir desen mi karar veremediğimiz o tasma kolyeleri hatırlıyor musunuz? O kadar güçlü bir akımdı ki, bunu takmayan kızlar biraz demode sayılırdı. Her kıyafette bize eşlik eden tasma kolyeler 90’lar bittiğinde orada kaldı.

Duvarlarımızın süsü, fosforlu duvar yapışkanları!

Akşam karanlığında fosforlu olmasından mütevellit parlayan yıldızlarımızı hatırlıyor musunuz? Akşam bakıp onlarla hayal kurmak en büyük aktiveydi. Her çocuk en az bir kere satın almak için annesine, babasına ısrar etmiştir. Aslında o kadar da büyük bir numarası yoktu. Zaten 90’ların bitiminden sonra çok da göremedik kendilerini. Paralel evren varsa eğer umarız bir yerde bir çocuğun odasında parıldıyorsundur fosforlu ay-yıldız yapışkanları!

Sırrına hala erişemedik, renk değiştiren sihirli yüzükler!

Parmağımıza taktığımız anda yavaşça değişen rengini nasıl hayranlıkla seyrederdik! O değişen renklere kendimizce anlam katar, saatlerimizi o yüzüğün kafasına göre nasıl renk değiştirdiğini düşünerek harcardık. Kendimizce renk değişimlerine anlam katmaya çalışırken bir sürü söylentinin etkisinde kaldık. Ruh haline göre, ısıya göre veya karaktere göre… Bilmiyoruz. Zaten 90’lardan sonra eski merakımız da kalmadı.

Kendinden katlanılabilir bileklikler!

Valla o zamanlar sebepsiz yere teknolojik gelen bu kendinden katlanılabilir bileklikler sayesinde havamız baya değişmişti. Kolay temin edilebilir bu bileklikler sadece aksesuar değil, aynı zamanda çocukların oyun aracıydı.

Takması da çıkarması da bir çileydi, metal kelebek tokalar

Etkisini 2000’lere kadar sürdüren bu tokalar ne kadar havalı olsa da kullanımı tam bir çileydi. O dönemin kız çocukları için bir prestij olan yaylı kelebek tokaları almakla kaybetmek bir olurdu. Defalarca para vererek aldığımız bu tokalar, eziyetine rağmen sadık bir şekilde kullanılmaya devam edildi.

Müzik kültürümüze kültür katan bir araç, walkman!

İlk önce kasetçalar olarak karşımıza çıktı. O zamanlar sadece tek şarkıyla çıkmak gibi bir durum yoktu. 10-12 şarkılık kasetlerle sevdiğimiz şarkıcıların tüm şarkılarını bilirdik. Bu yüzden 90’ların şarkıcılarıyla bambaşka bir bağ kurduk. Kasetçalar yerini CD Çalar’a devretti. Sonra bir Mp 3 çalarlar geldi ve her şey bir anda tüketilir oldu! Telefonlarda app olarak hayatına devam eden müzik çalar kültürü hep bizimle olacak biliyoruz!