Tüm Zorlukların İçinden Başarıyla Çıkmış 5 Kişi

Hayatın çok zor olduğunu ve her şeyin üstünüze geldiğini düşünüyorsanız, bu zorlukların içinden başarıyla çıkmış 6 insanın hayatına tanık oluyoruz. İşte tüm zorluklara yenilmeyip yapmak istediklerini hayata geçirenler.

Stephen Hawking

Bu yılın mart ayında hayatına veda eden 76 yaşındaki Stephen Hawking için 2 yıllık ömür biçtiklerinde 21 yaşındaydı. İngiliz fizikçi, evrenbilimci, astronom, teorisyen ve yazar, motor nöronların zamanla yüzde seksenini öldürerek sinir sistemini felç eden ALS hastalığından mustaripti. Hastalığın getirisi olarak bakıma muhtaç olan Hawking, 86 yılında tamamen sesini kaybetti ve yazıyı sese çeviren bilgisayar sayesinde iletişim kurabildi.

Kuantum fiziği ve kara deliklerle ilgili iddialarıyla, bugün yaşayan bilim insanları arasında dünyada en çok tanınan isimdir. Kitapları, 40 dile çevrildi; evrenle ilgili çılgın teorik bilgilerini popüler hale getirmek için gereken maddi bağımsızlığı sağlayacak ve Cambridge Üniversitesi’ndeki uygulamalı matematik ve teorik fizik laboratuvarını geliştirecek kadar da sattı.

2018’in mart ayına kadar kuantum fiziği ve kara delikler hakkında yaptığı açıklamalar ile en çok tanınan isimleri arasında olan Hawking’in kitaplar 40 dile çevrildi ve milyonlar sattı. Stephen Hawking, Einstein’dan bu yana dünyaya gelen en parlak teorik fizikçi olarak kabul edilmektedir. 12 onur derecesi almıştır.

J. K. Rowling

1990 yılında daha 25 yaşındayken Harry Potter’ı yavaş yavaş hayal eden Rowling, büyük bir hevesle yazmaya başlar. Büyük bir istekle yazmaya devam ederken annesini kaybetti. Duraksadı ancak vazgeçmedi. Portekiz’e gitti. Evlendi. Bir kızı oldu. Yazmaya devam ederken, daha 1 yaşına girmeden kızı boşanmak zorunda kaldı. Tüm bu sarsıntılara rağmen Harry Potter’ın ilk 3 bölümünü yazmıştı bile. İngiltere’ye hayatını baştan düzeltmek için gitti ancak işsizlikten yakasını sıyıramadı. Bitmiş bir evlilik, taşınmalarla geçen bir dönem, bakması gereken bir kızının sorumlulukları derken derin bir depresyona girdi. Sosyal hizmetlerden yoksulluk için yardım aldı. Tüm bunlar olurken yazmaktan bir an bile vazgeçmedi.

Tüm enerjisini, odağını Harry Potter’ı bitirmek için kullandı. Bitirdi de. 12 yayın evine gönderdi ve sadece 1 yayın evinden geri dönüş aldı. O da aralarında en küçük yayın evi olan Bloomsbury idi. O andan itibaren her şey değişti. J. K. Rowling hiç vazgeçmeden yazdığı kitabı Harry Potter sayesinde milyarder olan ilk kadın yazar oldu. Zor zamanlarda hedefinden hiç vazgeçmeyen Rowling azmini şöyle anlatmıştır.

“Hiçbir zaman benim yaşadığım ölçüde büyük başarısızlıklar yaşamayabilirsiniz, ancak hayatta bazı başarısızlıklar kaçınılmazdır. Yalnızca aşırı derecede dikkatli yaşayan insanlar başarısız olmazlar ki onlar da pek yaşamış sayılmazlar. Böyle bir durumda da hükmen yenilirsiniz.”

Jan Koum

Neredeyse hepimizin telefonlarında yüklü olan Whatsapp, Ukrayna’da yokluk içinde yaşayan genç girişimci tarafından geliştirilmişti. Ukrayna’dan Amerika’ya giderken sadece kıyafetlerini ve kalem, defterini alan Jan Koum ve annesi, ABD’de uzun süre yoksulluk çekti.

ABD’de uzun süre annesinin bakıcılık, Jan Koum’un ise bir markette tezgahtarlık yaparak geçen dönemden sonra zorluklar peşlerini bırakmıyor ve annesinin kanser olmasıyla daha zor bir viraja giriyor. Çalışamayan iki kişilik aile devlet yardımlarıyla geçiniyorlar.

Evde geçen süre boyunca, ikinci el kitaplarından ve evdeki imkanlarından kodlama ve yazılım öğrenen Koum kendini geliştirir ve San Jose Devlet Üniversitesi’nde okurken bir yandan da bir güvenlik denetçisi firmada part- time yazılımcı olarak çalışır. Çalışma hayatını ve eğitim hayatını bir arada devam ettiren Koum, Yahoo’ya görüşmeye gider ve Yahoo sunucusu bozulunca, olaya el atar ve hayatında zorluklar devri kapanır. Artık bir Yahoo çalışanıdır.

Bir süre sonra kendine bir iPhone alması ve telefonu keşfetmek için incelerken fikirler gelişir. Fikir whatsapp’tır. Whatsapp bir anda güzellik getirmedi. Sürekli çökmesi gibi sorunları da yanında getirdi. Tam pes edecekken vazgeçmeyen Koum, bu anlık mesajlaşma programından vazgeçmedi ve teknoloji sektöründeki büyük bir boşluğu doldurdu. 2014 yılında 19 milyar dolar edecek WhatsApp pes etmeden çalışmanın getirdiği büyük bir emekle ortaya çıktı.

İbrahim Tatlıses

1952 yılında yedi çocuklu yoksul bir ailenin Leyla ve ciğerci Ahmet Tatlı’nın ilk çocuğu olan İmparator, uzun süre babasını parmaklıkların ardında gördü. Şanlıurfa’dan İstanbul’a göç ettiğinde hayat aynı zorlukta devam etti. Bugün ki zamanlarına gelene kadar bir inşaat işçiliği, demir ustalığı ve leblebicilik gibi birçok işle uğraştı.

Sesini duyurma fırsatı arayan İbrahim Tatlıses, uzun bir süre çabaladı. En son müzisyen Yılmaz Tatlıses’le tanıştı ve eşsiz sesini duyurdu. 1977 yılında ayağında kundura ile müzik dünyasına adımını attı ve hırsla çalıştı. 10larca filmde oynadı. 46 tane albüm çıkardı. Ve Türk müziğinin unutulmaz sesi oldu.

Aşık Veysel

Aşık Veysel, çocukluğunda geçirdiği çiçek hastalığından gözünü kaybeder. Bir gözünün görme gücüyle hayatına devam ederken bir süre sonra bir aynı hastalıktan sağ gözünü de kaybeder. Aşık Veysel o günü şöyle anlatır, “Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeye gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kaydı ve düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım… Çiçek zorlu geldi. Sol gözümde çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de, solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan.”

Tüm bu zorluklara rağmen bağlamasından ve sözünden asla vazgeçmeyen Aşık Veysel birbirinden özel türküleriyle derdimize ses oldu ve ölümünden sonra ki 45 yılda hala sevgi ve saygıyla anılmaktadır.