Yeni çağda duygularımızı ifade etmenin de yeni bir yolu var; emojiler! Sevincimizi, üzüntümüzü, kahkahamızı artık emojiler üstleniyor. Bir emoji yetiyor bazen kırılan bir kalbi anlatmaya… E, hal böyle olunca da emojilere duygularımızın tercümanı demek yanlış olmuyor. Peki, emojilerin geçmişini, tarihini, hayatımıza girişini merak ediyor musunuz? İşte emojinin tarihçesi…
Kökeni Emotion’dan Geliyor Sanıyorsunuz Ama…
Büyük ihtimalle siz, bizim emojileri İngilizce “duygu” anlamına gelen “emotion” kelimesinden türediğini sanıyorsunuz ama öyle değil. Emoji… Hiç şaşırmayacaksınız ki bir Japon buluşu. Japonca “e” resim; “moji” ise karakter anlamına geliyor.
Kim Hayatımıza Kattı Bu Emojileri?
Bakınız şöyle; Japon Mobil Operatörü NTT DoCoMo şirketi yazılımcısı Shiegetaka Kurita; oturup kara kara düşünüyor. Farklı ve özgün ne yaparım da hem yazdığım program çalınmaz hem de iletişime bir katkım olur diye üzerinde kafa yürütüyor. İşte emoji, bu düşünmenin ardından çıkıyor. Kurita’nın aklına mimikler, ifadeler, duyguların yansımaları geliyor ve 15×15 boyutunda birçok emoji üretmeye başlıyor.
Sokaktan, İnsandan İlham Almak
Bu süreçte emoji üretiminin en dikkat çekici noktası ilham kaynağı. S.Kurita, emojileri oluştururken sokaktaki insanların ifade mimiklerinden ilham alıyor. Elbette o zamanlar emojiler noktalama işaretleriyle yapılıyor ancak zamanla alıyor başını gidiyor.
Noktalama İşaretlerinden Grafiğe…
1997 yılında Nicolas Loufrani; emojilerin sıkça kullanıldığını tespit eder ve emojiler üzerinde bir çalışma yapar. Yaptığı çalışmada “smiley” ifadelerini grafikleştiriyor. Sonuç güzel olunca bayrak, hayvan, ev, meslek gezegen emojileri oluşturuyor. Teklif hakları da eklenince sonuç muhteşem…
Gif Uzantılı Emojiler
1998 senesinde ilk defa gif uzantılı emojiler geliştiriliyor. E, tahmin edersiniz ki teknolojinin gelişimiyle emojiler de aldı başını gitti.
E, sonrasını biliyorsunuz…
Gülerek ağlayan suratlar, gözlerinden kalpler çıkan kafalar, alkışlar, çiçekler, böcekler…
Sizin en sevdiğiniz ve en sık kullandığınız emoji hangisi?
