Kültür - Sanat
Bir Hülya Adamı Ahmet Hamdi Tanpınar Kaleminden Hayata Dökülenler 57. Ölüm Yıldönümü Özel
Geçtiğimiz gün, “Ne İçindeyim zamanın ne de büsbütün dışında…” dizeleriyle hepimizin başucundan bir an olsun ayrılmayan, zamanı kalemiyle yenen o hülya adamının Ahmet Hamdi Tanpınar’ın bedenen aramızdan ayrılışının 56. Ölüm yıldönümüydü. Edebiyatı bir rüyalar ülkesine çeviren hülya adamı Tanpınar’ı ölüm yıldönümünde kalemi ve sonsuzluğa giden cümleleriyle ve rahmetle analım.
Sevmek
“Sizi seviyorum size bağlıyım demek yerine, size ait şu veya bu şeye mesela şu kahve içişinize, yediğiniz yemeği elbisenizin üstüne dökmenize, münasebetsiz hiddetinize hayranım, demek arasındaki fark öyle alalede bir şey değildir. Hele sevginizi göstereceğiniz insanı bir zaafında, bir sevgisinde okşarsanız iş büsbütün değişir.” Sahnenin Dışındakiler
İnsan
“Talihimizin en hazin tarafı neresidir, biliyor musun Mümtaz? İnsanın yalnız insanla meşgul olması. Bütün bina onun üzerinde kuruluyor; dışarıda ve içeride. Farkında olsun olmasın, insan insanı malzeme gibi kullanıyor. Kinimiz, garazımız, büyüklük arzumuz, aşkımız, yeisimiz, ümidimiz hep onunla. Dilenciyi ve fakiri çıkar, merhamet ve gufran kalmaz, birdenbire fakirleşiriz. Hayır, insan insanla meşgul. İnsanoğlu insana yüklenerek yaşıyor.” Huzur
Korku
“İnsanoğlu tam sevinemez, bu onun için imkânsızdır. Düşünce vardır, küçük hesaplar vardır ve korku vardır. Bilhassa korku vardır. İnsanoğlu korkan mahlûktur.” Huzur
Kelimeler
“Başka yerime isabet etseydi, muhakkak ölürdüm. Fakat kelimeler böyleydi. İnsanın doğrudan doğruya kalbine veya gözüne yahut kafatasına gelmezlerdi. Düşünce denen o acayip ve gizli şeye, o jelâtin yığınına isabet ederlerdi. Onun için birdenbire öldürmezler, bir daha kaybolmamak, sizi bırakmamak için oraya gömülürler, oradan yavaş yavaş gizli ve açık, sizi zehirlerlerdi.” Aydaki Kadın
Fikirler
“İnsan hayatından memnun olmayınca mazisini adeta inkâr ediyor. Cemiyetler de böyle değil mi? Hakiki çözülüş birtakım yıkılışlarla kabil. Bir taraf yıkılacak ki başka tarafa bağlanasın… Ya kendi hayatına veya birtakım fikirlere… Fakat biz fikirlere gidemiyoruz. Fikirler bize kapalı. İnsanla birleşerek gelmiyorlar. Sadece fikir olarak geliyorlar. Onlara boşlukta rastlıyoruz.” Aydaki Kadın
Kader
“İnsan kaderinin büyük taraflarından biri de, bugün attığı adımın kendisini nereye götüreceğini bilmemesidir. Bâki’nin Fatih Camii’nde fakir bir müezzin olan babası, oğlunun Türkçe’yi kendi adına fethedeceğini, sözün ebedi saltanatını kuracağını; Nedim’in anası Türkçe’nin ikliminde oğlunun bir bahar rüzgârı gibi güleceğini, onun geçtiği yerlerde bülbül şakımasının kesilmeyeceğini, ağzından çıkan her sözün ebediliğin bir köşesinde bir erguvan gibi kanayacağını biliyorlar mıydı?” Beş şehir
Psikanaliz
“Hastasınız, diye kesip attı. Psikanaliz çıktığından beri hemen herkes az çok hastadır.” Saatleri Ayarlama Entitüsü
Yıldızlar Ve İnsanlar
“Fakat neyi anlatabilirdim, kime anlatabilirdim? İnsan neyi anlatabilir? İnsan insana, insanlara hangi derdini anlatabilir? Yıldızlar birbiriyle konuşabilir, insan insanla konuşamaz.” Saatleri Ayarlama Entitüsü
Aşk
“Aşk insana neler yaptırmaz ki, neredeyse beraber gömülmeye razı olacaktım.” Saatleri Ayarlama Entitüsü
*Habersiz Çekim
Dergimizin 3. sayısında Ahmet Hamdi’yi detaylıca işlemiştik, hatırladınız mı?