İlginç Bilgiler
Dizi İzlemeyen İnsanların Hayattaki Zorlukları
Günümüzün en olağan alışkanlıklarından biri de büyük heyecanlarla dizi takip etmek. Kişilerin kendini, hayatını özleştirdiği diziler ve karakterler bir süre sonra onun bir parçası oluyor. En yakın arkadaşınızın aslında Khalesi ile kendisini bağdaştırdığı o anı düşünün. Kuzey Güney’in babası Sami’de kendi babanızı gördüğünüz o büyülü an. Bir de o anları hiç yaşamayan, dizi takip etmediğinden Tokyo’nun kendisi için bir şehirden fazlası olmayan o insanları… İşte dizi takip etmeyen insanların günlük hayatında yaşadığı zorluklar.
Yabancılarla ortak konu bulmada dizilere tutunamazsınız
Hiç tanımadığınız biriyle zaten zor olan tanışma sürecinin bir tökezi olarak, dizi kültüründen yoksun olmak. Karşı taraftan bir adım olarak atılan, ortak seyredilen dizi keşfi performansını çaresiz gözlerle izlersiniz. Israrla sorulan birkaç dizi sonrası asıl soruya gelir sıra… “Ne izliyorsun peki sen?” Hiçbir diziyi takip etmediğinizi, dizilerin sizin izlemeniz için fazla uzun olduğunu, bölüm bölüm ilerlemesine rağmen dizilerin merak duygunuzda buzlukta donmuş et gibi sıfıra yakın etkiler perçinlediğini anlatamazsınız. Ya da anlatın belki oradan bir ortak konu bulursunuz.
‘Kapat şunu Muhittin Abi’ denince ‘Muhittin kim acaba?’ diye düşünmek
Birden herkesin aynı dili konuştuğunu bir sizin bu dili bilmediğinizi düşünün. Sürekli tekrarlanan repliklere kuşkulu gözlerle bakar ya da anlamsızca sırıtırsınız. . Neden insanlar birbirine “sen minnoş bir ev kedisi değilsin.” Demelerine anlam vermeye çalışırken aydınlanır “heeeeee replik miymiş o??” derken bulursunuz kendinizi. Her yeni dizide katlanarak artan bu dizi replikleriyle konuşma bir süre sonra kendi espri sözlüğünü yaratır. Bu konuda davranış kuralları bellidir. Sessizce gül ve başka yere odaklan.
Mafya dizisiyle mafyalaşan topluma adapte olamamak
Bir dizi başlar ve toplumlar onu severse hemen adapte olur. Bu ülke neler gördü! Ölen dizi karakterlerine cenaze mi dersiniz, dizi final yapınca heykelini diken mi, çocuğuna dizi karakterinin adını veren mi… Bu akımları anlam veremediğiniz bir sanat filmi gibi izlersiniz. Herkesin Burhan Altıntop olduğu dönem komik gibiydi ama yalan yok.
Gitmesen de bilmesen de bilirsin bazı dizi finallerini
Bihter’in kendini vuruşu, Lost’un finali, Breaking Bad’in baby blue’su izlemesen de bilemesen de o efsaneler bilinir. Bir bakmışsın sahneler aklında. İnsanlar heyecanlı heyecanlı anlatırken azıcık ucundan kaparsınız istemeden. Bir bakıma iyidir biraz daha adapte olursun konulara. Bir bakıma kötüdür evveliyatını bilmediğin bu dizilerin neden bu kadar heyecan yarattığını anlamadan yarım yamalak hislere ortak olursun.
O kim ya?
Yeni oyuncular, genç yıldızlar, yeni gözdeler… Bunlardan maalesef bihabersindir. “Bak bak bak şu x dizisindeki oyuncu değil mi ?” Öyle ise de değilse de sizi pek heyecanlandırmaz çünkü bir bağınız yoktur. Bu başta çok havalı karşılansa bir süre sonra genel kültür eksikliği olarak karşınıza çıkar. Dizi izlemediğiniz için kültürsüz olursunuz, dünyadan bihaber olursunuz. İnsanlar evde duvara bakıyorsunuz sanar. Belki de öyledir?