Hey, selam. Yine kıyıda köşede kalmış birbirinden güzel filmlerle karşınızdayız. Bu defa da deneysel filmleri ele alalım dedik. Bu filmlerin deneysel olmanın yanı sıra bir de sizi anında etkisi altına almak ve hikâyenin finaline kadar heyecan dorukta beklemenize sebep olmak gibi bir huyu var. Uyarması bizden, izlemesi sizden…
1-) Başka, başka, bambaşka bir aşk hikâyesi
Ünsüz yönetmen Ole Bornedal tarafından çekilen Just Another a Love Stroy, bilindik aşk hikayelerine asla benzemiyor. Lie Kaas’ın üstün oyunculuk becerilerini sergilediği bu filmi, akşam saatlerinde izlerseniz, uykunuz kaçabilir, uyaralım.
2-) Kırk dönüm tarla sürdüm, çıkaramadım leşini
Anders Thomas Jensen’in yazdığı Morke isimli bu yapımda, engelli kadınlara musallat olan, onlarla evlenen ve sonra da bir şekilde onları katleden bir psikopat var, böyle vakalarla karşılaşmamak için filmleri izleyip bilinçlenmemiz ve önlem almamız gerekmekte.
3-) Meksika sınırında…
Ah, Nicotina, ne film ama. Nicotina isimli bu Meksika yapımı filmde neler olmuyor ki, gençler, ihtiyarlar birbirlerine giriyor, nikotin uğruna Ya Rab, ne canlar gidiyor. Hızlı, tempolu, çoşkulu bu filmi izlerken her an şaşkınlık yaşayacaksınız!
4-) Allah Allah, bu cinayeti de kim işledi şimdi?
İşte sizi kendisine hayran bırakacak bir film daha. Yönetmen Eric Van Looy’un hafıza hastalığına tutulan yaşlı karakteri bir seri katildir. Para karşılığı cinayet işler. Unutmaya başladıktan sonra işler karışır, akşam haber bültenlerinde gördüğü cinayetleri acaba kendisi mi işlemiştir? Kemerlerinizi bağlayın, gizemi çözün. Belçika Yapımı De Zaak Alzheimer isimli film, insanı çıldırtacak cinsten.
