2018 Filmekimi'nde İzlemeniz Gereken 5 Film | Özçekim
Film - DiziKültür - Sanat

2018 Filmekimi’nde Mutlaka İzlemeniz Gereken 5 Film

İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından 2002 yılında başlatılan “Sonbaharda Film Haftası” etkinliği olan Filmekimi, 2011 yılından itibaren İstanbul dışındaki kentlerimize de sıçramıştı.

Her sene ekim ayında gerçekleşen Filmekimi, tüm dünyada konuşulan birçok ödüllü filmi, vizyona yeni girmiş ya da girecek yeni filmleri, hatta bazı filmlerin galasını sonbaharla birleştirerek ortaya güzel bir “filmekimi” çıkarıyor. Normalde erişilemeyecek dünyaca ünlü filmlerin ayağımıza kadar gelmesi sebebiyle Filmekimi, filmseverler için oldukça büyük bir önem taşıyor.

Özçekimliler de tüm bu fırsatlardan geri kalmasın diye her sayıda bir şanslı okurumuza Lale Kart hediye ediyoruz. 7. Sayımızdaki “Sual” sorunu belirtilen etiketlerle paylaşarak Lale Kart’ınıza kavuşabilirsiniz.

Biz Hayvanlar\We The Animals

We The Animals

Biz Hayvanlar, anne-babalarının aşk-nefret ilişkisinde arada kalan üç küçük erkek kardeşi merkezine alan, duygu dolu bir büyüme hikâyesi anlatıyor. İki kardeş, sağı solu belli olmayan babalarının izinde büyürken en küçükleri Jonah, kendine git gide bağımlı kalacağı bir hayal dünyası kuracaktır. İlk gösterimini Sundance Film Festivali’nde yapan Biz Hayvanlar, belgeseli In A Dream ile Oscar adayı olan yönetmen Jeremiah Zagar’ın ilk kurmaca filmi. Bir işçi ailesinin iç dinamiklerini kardeşlik ve aile içi şiddet yoluyla ve belgeselci gözüyle aktaran Biz Hayvanlar, kardeşleri canlandıran amatör çocuk oyuncuları, duygusal atmosferi ve animasyon sekanslarıyla dikkat çekiyor.

Ödüller: 2018 LA OUTFEST Jüri Büyük Ödülü

2018 SUNDANCE Yenilikçilik Ödülü

Don Kişot’u Öldüren Adam\The Man Who Killed Don Quixote

The Man Who Killed Don Quixote

Cervantes’in başyapıtından esinlenen filmde Adam Driver kendini beğenmiş bir reklam yönetmenini, Jonathan Pryce ise kendini Don Quixote sanan bir adamı canlandırıyor. İkili, yıllar sonra yeniden karşılaşınca acımasız bir Rus oligark, ırkçı bir yapımcı ve eski aşkların da karıştığı, gerçekle hayalin, geçmişle günümüzün buluştuğu çağdaş bir Don Quixote hikâyesinin ortasına düşüyorlar. Filmin 1990’larda başlayan yapım süreci hastalıklar, davalar, finansman sıkıntıları, hatta sel baskını gibi çeşitli talihsizlikler yüzünden 2018’e kadar aksadı. “Yapılamama” hikâyesi 2002’de Lost in La Mancha adlı belgesele konu olan Don Kişot’u Öldüren Adam, dünya prömiyerini Cannes Film Festivali’nin kapanışında yaptı.

Kefernahum\Capernaum

Capernaum

Kefernahum, 12 yaşındaki Zain’in kısacık hayat hikâyesini anlatıyor. Ailesinden sadece sevgi gördüğünü, bunun dışında hep ihmal edildiğini söyleyen, nüfusa kayıtlı bile olmayan Zain, Beyrut’un en fakir mahallelerinde bazen tek başına, bazen mülteci bir kadının sıcak kucağında hayat mücadelesini sürdürüyor ve sonunda anne-babasını mahkemeye veriyor. Çocukluk, aile, göçmenlik, sevgi gibi evrensel kavramları işleyen filmde Zain rolünü olağanüstü bir performansla üstlenen küçük Zain Al Rafeea, gerçekte Beyrut’ta Suriyeli mülteci bir ailenin çocuğu olarak tıpkı filmdeki gibi zorluklar yaşamış. Nadine Labaki, 2008’de Karamel adlı filminin gösterildiği İstanbul Film Festivali’ne konuk olmuştu. Kefernahum, Lübnan’ın Oscar adayı olarak açıklandı.

Ödüller: 2018 CANNES Jüri Ödülü

Çifte Hayatlar\Non-Fiction

Non-Fiction

Henüz sona eren Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan için yarışan Çifte Hayatlar, dijital ekonomiyle dünyanın hızla değişiminin hayatlarımız üzerindeki etkisini edebiyat üzerinden mizahi ve ironik bir bakışla ele alıyor. Fransa’nın en parlak yıldızları Juliette Binoche ile Guillaume Canet’yi oyuncu kadrosunda barındıran Çifte Hayatlar’ın kahramanları, yayımevi yöneticisi Alain ile ünlü yazar Léonard. Hem yayımcı hem yazar bir yandan dijital dönüşüme bir yandan da orta yaşın getirdiklerine olmaya ayak uydurmaya çalışırken eşleri de denkleme dâhil oluyor. Personal Shopper / Hayalet Hikâyesi ile cep telefonları ve sürekli bağlantı halinde olma durumunu gözlemleyen auteur yönetmen Olivier Assayas teknolojinin hayatımızdaki yerini bu kez komediyle sorguluyor.

Anaokulu Öğretmeni\The Kindergarten Teacher

The Kindergarten Teacher

Hem başrolü hem yapımcılığı üstlenen Maggie Gyllenhaal’ın canlandırdığı Lisa, 20 yılını öğretmenliğe adamış, bezgin ve mutsuz bir kadındır. Yuva sınıfında, dahi bir şair olarak gördüğü 5 yaşındaki bir çocuğun konuşmalarına hayranlık duyan Lisa, bir süre sonra çocuğa saplantılı bir ilgi geliştirir. Nadiv Lapid’in aynı adlı 2015 tarihli filminin ABD uyarlamasında Gyllenhaal, karakterinin psikolojik ve duygusal çıkmazlarını muhteşem bir performans ve çarpıcı bir derinlikle perdeye taşıyor. Şiir ve çocukları konu edinirken psikolojik gerilimi sürekli artan bir film Anaokulu Öğretmeni.

 

 

Buna da Göz At

Close
Close